Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Türkiye'nin, AB ülkelerine en fazla bitkisel ürün ihraç eden ülkelerin başında yer aldığı belirtildi. AB'ye ihraç edilen bitkisel ürünlerdeki pestisit adı verilen zararlı kimyasal kalıntılarla ilgili geri bildirilmelerin çok az olduğu kaydedildi. İhraç edilen ürünler ile pestisit kalıntısı nedeniyle bildirim alınan ürün miktarı karşılaştırıldığında; oranın binde 1 ila 2 arasında olduğu açıklandı. Pestisit konusundaki bildirimlerin toplam bildirim sayıları açısından değil, toplam ihracat içerisindeki oranı açısından değerlendirilmesi gerektiği vurgulanarak, "Öte yandan bakanlığımızca 2022-2024 yıllarını kapsayan 'Kalıntı Eylem Planı' başlatılarak hem yurt içi hem de ihracat ürünlerinde sıkı denetimler devam etmekte. Bu kapsamda hasat öncesi, hasat sonrası denetimler arttırılmıştır. Bu çalışmalar sonucu ile 2022-2023 yılları ilk 9 aylık dönemler karşılaştırıldığında toplam bildirim sayısında yüzde 52 azalma gerçekleşmiştir. Gıda ve Yem için Hızlı Uyarı Sistemi (RASFF) bildirimleri yıllara göre azalma göstermekte olup, bu durum ülkemizde denetim ve kontrollerin etkili bir şekilde yürütüldüğünü ve gerekli tedbirlerin zamanında alındığını göstermektedir" denildi.
'ÜLKEMİZE GİRİŞ YAPMASI MÜMKÜN DEĞİL'
RASFF'a konu olan veya herhangi bir nedenle geri dönen tüm gıda ve yem ürünlerinin, yüzde 100 analize alınarak resmi kontrole tabi tutulduğu belirtilerek, "Analiz sonucu ülkemiz mevzuatına uygun olmayan ürünlerin girişine izin verilmemekte. Ayrıca bildirim alan üretici/ihracatçı ve bildirime konu ürünlere yönelik resmi kontroller artırılmaktadır. Bildirim alındığı tarihten itibaren 1 yıl süreyle bildirime konu taze meyve, sebze ürününde yüzde 100 pestisit kalıntı analiz sıklığı uygulaması yapılmaktadır. Kalıntı tespit edilen ürünlerin ülkemize giriş yapması mümkün değildir. Ülkemizde pestisitlerin izlenebilirliğini sağlamak için bitki koruma ürünlerinin üretim ve ithalatından başlamak üzere nihai kullanıcıya kadar geçen sürecinin takip edilmesi amacıyla bitki koruma ürünlerinin toptan veya perakende satışında 'karekod' bilgisini içeren Bitki Koruma Ürünleri Takip Sistemi (BKÜTS) ile takip edilmektedir" ifadelerine yer verildi.
AB'de olduğu gibi Türkiye'de de 2009'dan bu yana 223 bitki koruma ürünü aktif maddesinin yasaklandığı kaydedildi. Yasaklı bitki koruma ürünü aktif maddelerinin üretimde kullanımının önlenmesine yönelik çalışmalarda, yasaklı aktif madde nedeniyle alınan bildirimlerde yüzde 68 azalma olduğu belirtildi.
'TÜRKİYE'NİN 2 İLA 4 KATI PESTİSİT KULLANAN AB ÜLKELER VAR'
Biyolojik ve biyoteknik mücadele uygulamalarının 2010 yılına göre 15 kat arttığı belirtilen açıklamada, "Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), ülkelerin pestisit kullanımını üretim alanı ve kullanılan pestisit miktarına oranlayarak hesaplamaktadır. FAO 2021 verilerine göre; bu oran Türkiye için hektarda 2 kilo 26 gram iken; AB ülkeleri ortalaması hektarda 3 kilo 20 gramdır. Hatta bazı AB ülkeleri, örneğin Hollanda hektar başında 10 kilo 86 gram, İtalya hektar başına 5 kilo 38 gram, İspanya hektar başına 4 kilo 59 gram, Almanya hektar başına 4 kilo 14 gram, Fransa hektar başına 3 kilo 67 gram pestisit kullanmaktadır. Bu durumda ülkemizin neredeyse 2 ila 4 katı pestisit kullanan AB ülkeleri bulunmaktadır" denildi.
Kalıntı Eylem Planı kapsamında, risk bazlı taze meyve-sebze başta olmak üzere belirli ürünlerde hasat öncesi pestisit denetimi yapılarak, bağ, bahçe, tarla, sera gibi üretim yerlerinden, hal, manav ve market gibi satış noktalarından numune alınarak denetimler yapıldığı, bu kapsamda bu yıl 20 bin civarında numune denetimi gerçekleştirildiği kaydedildi. (DHA)