Bu hafta veri gündemini çok yoğun olduğu hareketliliğin oldukça yüksek olduğu uzun süre hatırlanacak bir hafta oldu. Gerek ekonomi alanında gerek siyasi anlamda haber ve veri akışı gündemlerden düşmedi. Geçen hafta sonu gerçekleşen G7 zirvesinin yansımalarının yanı sıra, NATO Liderler Zirvesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Biden’ın, yine Biden ile Rusya Devlet Başkanı Putin’in görüşmeleri, FED Faiz Kararı ile TCMB Bankası Faiz Kararları piyasaların odağında oldu.
Risk iştahının neredeyse tamamen yok olduğu, böylesi yoğun bir hafta geride kalırken geçen Çarşamba günü yapılan ve beklenenden daha şahin bir tonda algılanan ABD Merkez Bankası (FED) toplantısı sonrasında piyasalar açısından somut bir negatif mesaj gelmese de Dolar Endeksi(DXY) hızlı bir yukarı atak gerçekleştirirken, hisse senedi piyasaları, altın ve gümüş fiyatlamalarında ciddi geri çekilme yaşandı. Gelişen piyasalar açısından da FED toplantısı sonrasında en fazla gerileyen hisse piyasaları olarak G.Afrika, Polonya, Meksika, Türkiye öne çıktı. . Bundan sonra FED ’in yol haritasında yıllık enflasyonun %5 üzerinde kalıp kalmayacağı hususu çok önemli bir indikatör olacaktır.
Haftanın en iyimser gelişmesi ise Avrupa Birliği Merkez Bankası (ECB) Başkanı Lagarde’ın açıklamaları oldu .Lagarde’nin piyasa dostu açıklamaları ve ECB’nin faiz kararını değiştirmemesi piyasalara moral verdi.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'ten yapılan açıklamada, Covid-19 salgınına yönelik aşı çalışmalarının başarılı olması ve kısıtlamaların daha da hafifletilmesi durumunda petrol talebinde artış eğiliminin yılın ikinci yarısında da devam edeceği bildirildi.
Öte yandan, Avusturya'nın başkenti Viyana'da yaklaşık iki aydır süren ABD-İran dolaylı görüşmelerinde nihai kararın çıkması ve İran'a uygulanan yaptırımların kaldırılması durumunda, ülkenin piyasaya yaklaşık 1,5 milyon varil petrol sunabileceği ancak OPEC 'nın üretim artışlarında yavaşlamaya giderek İran'dan gelecek ilave varillerin etkisini azaltabileceği kaydedildi.
Bu gelişmelerin petrol fiyatlarının yukarı yönlü ivmelenmesine önemli ölçüde katkı sağlaması beklenmektedir.
Yurtiçi piyasalar Türkiye ile Çin arasındaki Swap Anlaşmasının 6 Milyar Dolara yükselmesi ve NATO Zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Biden arasındaki görüşmeden olumlu görüşler çıkacağı beklentisi ile geçen haftaya pozitif başladı. Ancak bu olumlu hava maalesef devam edemedi ve hafta ortasındaki FED toplantısının ardından küresel piyasalara paralel olarak bizim piyasalarımızda da hava negatife döndü. Ardından da yurtiçi piyasalar Merkez Bankasının (TCMB) faiz kararına ve kur tarafına odaklandı. TCMB, Politika Faizini %19,00’da sabit bıraktı.
Yurt içinde dövize olan talep geçen hafta da artmaya devam etti. TCMB, 11 Haziran ile biten işlem haftasına ait para ve banka istatistiklerini yayımladı. Buna göre yurt içi yerleşiklerin döviz mevduat hesapları 1 Milyar 27 Milyon Dolar aratarak 228Milyar 490 Milyon Dolara çıktı.
FED toplantısının ardından adeta çakılan ve kritik seviye olan 1800 Doların da altına inen ons altın düşüş trendine girmiş oldu. Ancak kısa bir süre sonra piyasalar ABD Başkanı Biden’ın 4 Trilyon Dolarlık devasa teşvik paketine odaklanacağı ve bu da ons altının yönünü yeniden yukarıya çevirmesine neden olacağı değerlendirilmektedir.
Aynı geri çekilme gram altın için de söz konusu olsa da Dolar/TL kurundaki yükseliş, gram altının aşağı yönlü hareketini frenlemiş ve değerli metalin Türk Lirası değeri 496 TL’ye gerilemiştir. Önümüzdeki dönemde onun da yönünü yeninden yukarıya çevirmesi beklenmektedir.
Kripto varlıklarda ise geçtiğimiz hafta pozitif haber akışları ile kısmı bir yükseliş hareketi gözlenmiştir. Ancak bu haber akışlarının kesilmesi ile düşüş trendinin kaldığı yerden devam edeceği öngörülmektedir.