Geçtiğimiz gün CHP analizi yapmaya çalışmıştım.

Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’ nin 100 Yıllık Partisidir. Devletin kurucu partisidir. Sosyolojik bir tabana oturur ve en kötü haliyle bile toplam seçmenin oyunun yüzde 25’ ini alır.

Ama kendi oylarıyla en son 1970’li yıllarda Bülent Ecevit Genel Başkanlığında tek başına iktidar olmuştur.

Yani CHP oyları yaklaşık 50 yıldır tek başına iktidara yetmemektedir. Yani toplumun kahir ekseriyeti CHP’ yi benimsememektedir.

Bunu gören ve anlayan Kemal Bey ‘’ HERKES İÇİN CHP’’ diyerek bir açılım yaptı.  Kabul için aradığı tek bir kriter vardı: O da Erdoğan ve Ak Parti Muhalifi olmak.

Yeni Genel Başkan Sayın Özel ise CHP herkes için DEĞİLDİR diyerek yeni bir sürecin kapısını araladı.

Bizim o yazımızı yazdığımız saatlerde ise Ekrem İmamoğlu adeta Özgür Özel’in sözlerini ve söylemlerini yumuşatıp CHP’ li olmayan ama CHP’ adaylarına veya CHP’ ye oy veren insanları ürkütmemek adına ‘’ Genel Başkanımız uzlaşma ve diyaloga açık bir insandır’’ dedi.

Oysa O’ nu yakından tanıyanlar O’ nun köşeli bir insan olduğunu, inatçı olduğunu ve 68 kuşağının devrimci ruhunu karakterinde taşıdığını gayet iyi biliyor.

Ki kendisinin Grup Başkanvekilliği süresince yaptığı konuşmalar hal, hareket, tutum ve davranışları, görenlere zaten bunu gösterdi.

Semih Balaban’ ın Milletvekili seçiminde Manisa CHP Listesinden 5. Sıraya konulması ise intikam duygusuyla hareket ettiğini, edebildiğini veya edebileceğini yine görebilen herkese gösterdi.

Eğer Semih Bey’ in 5. Sıraya gelmesinde intikam değil de Özgür Bey’ in kontrolü dışındaki faktörler etkili ise Balaban’ ı Belediye Başkan Adayı olarak gösterip bu yanlış imajı düzeltebilir.

Eğer Ekrem Bey, Kemal Bey ile başlayan ve kendisini ve birçok ismi Büyükşehir Belediye Başkanlıklarına taşıyan, herkes için CHP sürecinin açılımının devamını sağlayamazsa bunun bedelini başta koltuğunu kaybetme riski ile karşı karşıya kalarak kendisi ödeyecek.

Ve bu CHP ‘de başlayan Özel dönem, Özel perspektifinde devam ederse bundan en karlı çıkacak olan AK Partidir.

Demek ki CHP artık birlikteliklerde ideolojik birliktelikleri ön plana çıkartacak ya da mecbur kalıp yapacağı ittifaklarda herkese gücü nispetinde vekillik verecek demektir.  Zira Özgür Bey Kongre konuşmasında yemin ederek ‘Sadullah Ergin’in Çankaya’ dan liste konulacağını bilmiyordum’ dedi. Bu demektir ki ben olsam koymazdım.

Peki bu durumda gücü az ama algısı yüksek AK Parti’ den ayrılanların kurduğu Particikler, Demokrat Parti özellikle Saadet Partisi Özgür Bey ile masaya otururken Kemal Bey ile oturur gibi rahat olamayacaklar.

Bu durum bu partileri ya alan dışında bırakıp taban oylarının çoğunluğunun Ak Partiye gitmesine ya da bu partilerin Ak Parti ile yakınlaşmasına sebep olacaktır.  Bu da Ak Parti için elini güçlendirecek bir konjonktürü beraberinde getirecektir.

Çünkü yüzde 1 oya CHP’ nin ne kadar ihtiyacı varsa, Ak Parti’ nin de o kadar ihtiyacı var. Son CB seçiminde bunu hep birlikte yaşadık. İlk turda Ak Parti 49,5 oy aldı seçimler 2. Tura kaldı.

Özel’ i bekleyen bir başka tehlike ise parti içerisinde ve teşkilatlarda artık kemikleşmiş Alevi varlığı. Kemal Bey döneminde Nihat Matkap, Erdoğan Toprak gibi Alevi camiasının önde gelen isimleri parti içerisinde çok önemli noktalara geldiler. Bu kişilerde yetki alanlarındaki her noktaya bilip tanıdıkları Alevileri getirdiler. Bir dönem yaklaşık 75 İl Başkanının Alevi olduğu konuşuluyordu.

Şimdi bu Alevilerin bir kısmı kongre sürecinde Kemal Bey’ in arkasında kemik gibi durdular. Ve kongre sürecinde ve sonrasındaki Alevi hegemonyasına karşı söylemlerden son derece rahatsızlar. Kendilerini itilmiş hissediyorlar. Nitekim eski Tunceli Mv. Hüseyin Aygün bunu korkusuzca dile getirerek adeta bu şarkı bitmez dedi.

İmamoğlu Özel ikilisi bu kitleyi nasıl geri kazanacak, gönüllerini nasıl geri alacak göreceğiz. Bu insanların konfor alanı nasıl ne kadar korunacak ya da korunabilecek hep beraber göreceğiz.

Zira İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, İzmir, Hatay seçmenleri arasında özellikle Alevi tabanın ciddi bir payı var. Bu Alevi kitle özellikle Gençlik Kollarında partinin dinamizmini de sağlıyor.

Aleviler pazarlık yapıp devam mı edecekler, yoksa parti içi muhalefet mi yapacaklar ya da zamanında olduğu gibi ayrı bir Barış Partisi mi kuracaklar bunu da zaman bize gösterecek.

Eğer biraz siyaset biliyorlarsa Kemal Bey’ i asla incitmez ve yerel seçimlerde destek vermesini Alevi seçmenin yoğun olduğu illerde özel çalışmalar yapmasını sağlarlar.

Özel, Demirtaş’ a selam vererek başladığı konuşmasındaki selamlamasını bir şekilde devam ettirirse bu yerel seçim yine Vatan yahut Silistre meselesine dönecek. Peki HDP desteği almadan Meral Hanım ve ekibi kapıları bu kadar sıkı kapatır gibi görünürken bu nasıl mümkün olabilir orası ayrı bir muamma.

Yerel seçimlerde hizmetler, projeksiyonlar, vizyon, vaat değil yine PKK konusu konuşulacak. Yerelde HDP ile iş birliği yapılıp yapılmayacağı HDP’ nin özellikle büyük şehirlerde aday çıkarıp çıkarmaması da seçim sonuçları üzerinde etkili olacak.

Hasılı kelam CHP, tabanın ve kamuoyunun sesine kulak vererek, ‘’ Değişimi’’ gerçekleştirdi.

Ve ilk defa bir Genel Başkan Kurultay- Kongre ile delegelerin oylaması sonucu değişti.

Bu bile başlı başına siyasal bir hareket için başarı hikayesidir. Ama değişimin yaşaması için yapılması gereken esas hamle DÖNÜŞÜMDÜR.

Özgür Özel ön görülerimizde bizi haksız çıkarmazsa, Liderlik yeteneği olduğunu yaptığı siyaset ve uyguladığı politika ve söylemlerle göstermezse ve AK Parti bu süreci toplum kesimleri açısından doğru okuyup, doğru isimlerle birlikte değişerek, dönüşerek yoluna devam ederse hem yerel seçimlerin galibi olur hem de şimdiden 2088 seçimleri için ön almış olur.

Manisa ziyaretini Özgür Bey’ in sosyal medya hesaplarından takip ettim. Öncekilerden farklı ve ilginçti. Akıllı bir iş yapmış ve Ekrem Bey’ in PR ekibi ile çalışmaya başlamış. Akıllı bir iş yapmış. Sanırım Ekrem Bey İstanbul’ a dönerken Ankara’ya getirdiği ekibinin bir kısmını orada bırakarak dönmüş.

Kelimeler yumuşamış, ifadelerde hatlar yuvarlaklaşmış. Özgür Bey böyle ne kadar devam eder ne kadar danışmanların sözünü dinler, böyle hiperaktif bir insan nasıl ve ne kadar kontrol edilebilir hep birlikte göreceğiz.

Vesselam…

09 Kasım 2023

Hasan Fatih Özsümer